Kategoriler
Yüzey Pürüzlülüğünün Etkisi: Nano Boyutlu Pürüzlülük ile Radar Yayılımını Kontrol Etme.

Yüzey Pürüzlülüğünün Etkisi: Nano Boyutlu Pürüzlülük ile Radar Yayılımını Kontrol Etme.

28.11.2025
Bir savaş uçağını veya İHA'yı gövde tasarımı ve özel boyalarla radarda görünmez (stealth) hale getirebilirsiniz. Ancak çözülmesi gereken büyük bir paradoks vardır: "Görmek zorundasınız ama görünmemelisiniz."

Bir savaş uçağını veya İHA'yı gövde tasarımı ve özel boyalarla radarda görünmez (stealth) hale getirebilirsiniz. Ancak çözülmesi gereken büyük bir paradoks vardır: "Görmek zorundasınız ama görünmemelisiniz."

İHA'ların "gözü" olan kamera lensleri, sensör pencereleri veya insanlı uçakların kokpit camları, radar dalgaları için devasa birer "delik" gibidir. Sıradan cam, radar dalgalarını durdurmaz; dalgalar içeri girer, metal aksama çarpıp geri döner ve uçağın yerini belli eder. İşte bu sorunu çözen teknoloji, dokunmatik ekranlardan tanıdığımız ama savunma sanayinde evrim geçiren İndiyum Kalay Oksit (ITO) kaplamalardır.

Bu yazımızda, İndiyum katkılı şeffaf iletkenlerin, cam yüzeyleri nasıl birer "görünmez çelik duvara" dönüştürdüğünü inceliyoruz.

 

Sorun: "Kovuk Etkisi" (Cavity Effect)

 

Radar görünmezliğinde en büyük düşmanlardan biri "Kovuk Etkisi"dir. Bir mağaranın girişine bağırırsanız ses içeride yankılanır ve dışarı daha güçlü çıkar. Radar dalgaları da şeffaf bir yüzeyden (İHA'nın kamera kubbesinden) içeri girdiğinde, içerideki metal elektroniklere çarparak güçlenir ve kaynağına geri döner. Bu, İHA'nın radar kesit alanını (RCS) yüzlerce kat artırır.

Çözüm, camın yüzeyini elektriksel olarak iletken hale getirerek radar dalgasını daha yüzeydeyken durdurmaktır. Ancak bunu yaparken camın şeffaflığını bozmamak gerekir.

 

Çözüm: İndiyum Kalay Oksit (ITO) Mucizesi

 

İndiyum Kalay Oksit (ITO), seramik benzeri bir malzemedir ancak metaller gibi elektriği iletir.

  • Optik Şeffaflık: Görünür ışığı %90 oranında geçirir. Yani kamera veya pilot dışarıyı net görür.

  • Elektriksel İletkenlik: Yüzey direnci çok düşüktür. Radar dalgaları (elektromanyetik dalgalar) iletken yüzeylerden geçemez.

İHA'nın sensör camına ITO kaplandığında, radar dalgası cama çarptığında içerideki kamerayı göremez; sanki yekpare metal bir yüzeye çarpmış gibi davranır ve içeri sızamaz.

 

Uygulama Teknolojisi: Atomik Zırhlama

 

Bu kaplamalar, bir boya fırçasıyla sürülmez. Magnetron Sputtering (PVD) adı verilen vakum teknolojisiyle, indiyum ve kalay atomları cam yüzeyine nanometre hassasiyetinde işlenir.

 

Çok Katmanlı Yapı

 

Genellikle tek bir ITO katmanı yetmez. "Dielektrik / Metal / Dielektrik" şeklinde çok katmanlı bir yapı (sandviç) oluşturulur.

  • Örnek: F-22 veya F-35 gibi uçakların kokpitlerine baktığınızda altın-sarı bir parıltı görürsünüz. Bu, ITO ve ince Altın katmanlarının birleşimidir. Bu yapı, hem radarı engeller hem de güneşten gelen zararlı radyasyonu keser.

 

Ekstra Yetenek: Buz Çözme (De-Icing)

 

İndiyum katkılı kaplamaların iletken olması, onlara harika bir ikincil özellik kazandırır: Isıtma. Yüksek irtifada uçan İHA'ların (örneğin AKINCI veya AKSUNGUR) kamera lensleri -50 derecede buzlanabilir. ITO kaplamaya düşük bir elektrik akımı verildiğinde, şeffaf bir rezistans gibi çalışır ve camı ısıtarak buzlanmayı saniyeler içinde çözer. Görüntü kaybı yaşanmaz.

 

Elektromanyetik Kalkanlama (EMI Shielding)

 

İHA'lar sadece radardan saklanmaz, aynı zamanda elektronik harp (Jammer) tehditlerine karşı da korunmalıdır. ITO kaplı camlar, tam bir "Faraday Kafesi" oluşturur. Dışarıdan gelen güçlü sinyal bozucular, sensörün içine girip devreleri yakamaz. Aynı şekilde, İHA'nın kendi içindeki elektronik gürültü de dışarı sızıp yerini belli etmez.

 

Sonuç: Görünmezliğin Şeffaf Yüzü

 

İndiyum katkılı şeffaf kaplamalar, modern havacılığın "olmazsa olmaz" teknolojisidir. Bir SİHA'nın gövdesi ne kadar stealth olursa olsun, eğer "gözleri" (sensör camları) korumasızsa, o bir hedeftir. İndiyum Kalay Oksit, bu kritik açığı kapatarak, İHA'ların hem her şeyi görmesini hem de hiç kimse tarafından görülmemesini sağlar.