Türk savunma sanayii, son yıllarda kaydettiği olağanüstü başarılarla adından sıkça söz ettiriyor. Bu başarıların en somut örneklerinden biri de Uzaktan Komutalı Silah Sistemleri (UKSS) alanında ortaya konan liderlik. Bir zamanlar bu teknolojiyi yurt dışından tedarik eden Türkiye, bugün ASELSAN, FNSS ve Otokar gibi firmalarıyla dünyanın en gelişmiş UKSS'lerini tasarlayan, üreten ve 30'dan fazla ülkeye ihraç eden bir güç konumunda. Peki, Türkiye'yi bu alanda zirveye taşıyan sırlar ne? İşte "SARP'tan KORHAN'a" uzanan bu başarı öyküsünün detayları.
Türkiye'nin UKSS alanındaki liderliğinin temelleri, 1974 Kıbrıs Barış Harekatı sonrası uygulanan silah ambargosuna dayanıyor. Bu dönemde kendi kendine yetebilen bir savunma sanayii kurma vizyonuyla yola çıkan Türkiye, Savunma Sanayii Müsteşarlığı'nın (bugünkü adıyla Savunma Sanayii Başkanlığı - SSB) kurulmasıyla bu alandaki çalışmalarına hız verdi. Devletin kararlı duruşu, sağlanan Ar-Ge destekleri ve özel sektörün dinamizmi, milli teknoloji hamlesinin en önemli itici güçleri oldu.
Bu milli hamlenin en parlak meyvelerinden biri, şüphesiz ASELSAN tarafından geliştirilen SARP (Stabilized Advanced Remote Weapon Platform) UKSS ailesi oldu. Kara ve deniz platformlarına entegre edilebilen SARP, modüler yapısı, yüksek isabet oranı ve zorlu arazi koşullarındaki üstün performansıyla kısa sürede Türk Silahlı Kuvvetleri'nin ve Emniyet Güçleri'nin vazgeçilmezi haline geldi.
SARP'ın Başarı Sırları:
Üstün Stabilizasyon: Hareket halindeki araçlardan dahi hedefe hassas angajman imkanı sunan gelişmiş stabilizasyon teknolojisi.
Otomatik Hedef Takibi: Operatörün yükünü azaltan ve isabet oranını artıran otomatik hedef tespit ve takip yeteneği.
Gelişmiş Balistik Çözüm: Farklı mühimmat tipleri, mesafe ve atmosferik koşullara göre otomatik balistik hesaplama yaparak ilk atışta vuruş ihtimalini en üst düzeye çıkarma.
Modüler Yapı: 7.62 mm makineli tüfekten 40 mm bombaatara ve tanksavar füzelerine kadar geniş bir silah yelpazesinin kolayca entegre edilebilmesi.
SARP ailesi (SARP-L, SARP-DUAL, SARP-NSV) bugüne kadar 30'dan fazla ülkeye ihraç edilerek Türkiye'nin bu alandaki en önemli ihracat kalemlerinden biri oldu. ASELSAN'ın binlerce adetlik üretim ve satış rakamları, Türkiye'yi global UKSS pazarının lider oyuncularından biri konumuna getirdi.
SARP ile kazanılan tecrübe ve teknolojik birikim, Türkiye'yi bir üst seviyeye taşıyan KORHAN gibi daha gelişmiş sistemlerin önünü açtı. Yine ASELSAN imzasını taşıyan KORHAN, modern muharebe sahasının tüm ihtiyaçları düşünülerek tasarlanmış, zırhlı araçlar için geliştirilmiş yeni nesil bir insanlı/insansız kule sistemidir.
KORHAN'ı Farklı Kılan Özellikler:
Yüksek Ateş Gücü: 35 mm topu ile zırhlı hedeflere karşı dahi yüksek etkinlik.
Akıllı Mühimmat Kullanımı: Parçacıklı mühimmat (ATOM) atma kabiliyeti sayesinde siper arkasındaki hedeflere karşı üstünlük.
Gelişmiş Sensörler ve Durumsal Farkındalık: Lazer mesafe ölçer, termal ve gündüz görüş kameralarının yanı sıra, keskin nişancı tespit sistemi gibi gelişmiş sensörlerle donatılmıştır. Bu sayede mürettebata 360 derecelik bir durumsal farkındalık sağlar.
Aktif Koruma Sistemi Entegrasyonu: AKKOR gibi aktif koruma sistemleriyle entegre çalışabilme yeteneği, platformun beka kabiliyetini önemli ölçüde artırır.
Mürettebattan Bağımsız Komutan ve Nişancı Görüş Sistemleri: "Hunter-Killer" (Avcı-Vurucu) kabiliyeti sayesinde komutan hedef ararken, nişancının farklı bir hedefi angaje edebilmesi.
SARP'tan KORHAN'a geçiş, Türkiye'nin UKSS teknolojisinde sadece takip eden değil, aynı zamanda standartları belirleyen bir ülke olduğunu gözler önüne sermektedir. Bu ilerleme, sadece silah sistemlerinin kabiliyetlerini artırmakla kalmamış, aynı zamanda platformların beka kabiliyetini ve operasyonel etkinliğini de en üst düzeye çıkarmıştır.
Türkiye'nin UKSS'deki liderliği sadece ASELSAN ile sınırlı değil. Zırhlı araç üreticileri FNSS'nin geliştirdiği SANCAK ve TEBER kule sistemleri ile Otokar'ın ÜÇOK ve BAŞOK gibi UKSS çözümleri, sektördeki çeşitliliği ve rekabet gücünü artırmaktadır. Bu firmaların kendi platformlarına entegre ettikleri özgün kule sistemleri, Türkiye'nin bu alandaki teknolojik derinliğini ve üretim kapasitesini göstermektedir.
Türkiye'nin Uzaktan Komutalı Silah Sistemleri'ndeki liderliği, tesadüflerin değil, uzun vadeli bir stratejik vizyonun, kararlı devlet politikalarının ve özel sektörün dinamizminin bir sonucudur. SARP ile başlayan ve KORHAN ile zirveye ulaşan bu yolculuk, Türk savunma sanayiinin azim ve mühendislik kabiliyetlerinin en parlak kanıtıdır. Sahada kendini kanıtlamış, maliyet-etkin ve son teknoloji ile donatılmış Türk UKSS'leri, gelecekte de dünya ordularının envanterlerinde yer almaya ve Türkiye'nin bu alandaki liderliğini pekiştirmeye devam edecektir.
