Görünmezlik teknolojisi (Stealth) denildiğinde akla genellikle milyar dolarlık, köşeli tasarıma sahip uçaklar gelir. Ancak malzeme bilimindeki son gelişmeler, "görünmezliği" bir tasarım olmaktan çıkarıp, bir "boya kutusuna" sığdırmayı başardı. Bu devrimin merkezinde ise Karbon Nanotüp (CNT) Dispersiyonları yer alıyor.
Çelikten 100 kat güçlü, bakırdan daha iletken olan bu nano tüpler, doğru şekilde sıvılaştırıldığında (disperse edildiğinde), sıradan bir İHA'yı veya tankı dakikalar içinde bir hayalete dönüştürebilir. Bu yazımızda, CNT dispersiyonlarının neden savunma sanayisinin "hızlı çözüm" anahtarı olduğunu inceliyoruz.
Karbon nanotüpler, toz halindeyken birbirine yapışma eğilimindedir (Van der Waals kuvvetleri yüzünden). Bu durum, "topaklanmış un" gibidir; ne elektriği iyi iletir ne de radarı emer.
Dispersiyon Teknolojisi, bu nanotüpleri özel kimyasallar ve ultrasonik ses dalgaları kullanarak sıvı içinde (su, epoksi veya solvent) tek tek ayırma sanatıdır.
Sonuç: Simsiyah, mürekkep kıvamında, nano parçacıkların homojen dağıldığı bir sıvı. İşte "sihir" bu sıvının içindedir.
Geleneksel radar soğurucu malzemeler (RAM), genellikle ağır kauçuk plakalar veya kalın karolar halindeydi. Bunları bir uçağa monte etmek haftalar sürerdi. CNT Dispersiyonları ise bu süreci "Sprey Boya" hızına indirir.
CNT dispersiyonu, standart endüstriyel boya tabancalarıyla uygulanabilir.
Örnek: Bir SİHA'nın karmaşık kıvrımlara sahip motor hava girişleri, plakalarla kaplanamaz. Ancak CNT dispersiyonu buraya püskürtüldüğünde, her mikroskobik çatlağa girer ve kuruduğunda kusursuz bir radar kalkanı oluşturur.
Küçük parçalar veya antenler, doğrudan bu dispersiyon sıvısına daldırılıp çıkarılabilir. Bu, seri üretimde binlerce parçanın aynı anda stealth özelliği kazanmasını sağlar.
CNT dispersiyonu ile kaplanmış bir yüzey kuruduğunda, yüzeyde milyarlarca nanotüpten oluşan iletken bir ağ (network) oluşur.
Radar Tuzağı: Düşman radarı bir elektromanyetik dalga gönderir.
Enerji Dönüşümü: Bu dalga, CNT ağına çarptığında elektronları titreştirir. Nanotüplerin yüksek direnç ve iletkenlik dengesi sayesinde, radar enerjisi ısı enerjisine dönüşür.
Sönümleme: Dalga geri yansımaz, yüzeyde "emilir". Radar ekranında uçak görünmez veya çok küçük bir kuş gibi görünür.
Eski nesil stealth boyalar, radar dalgalarını emmek için "Karbonil Demir" (demir tozları) kullanırdı. Bu çok ağırdı ve uçağın menzilini düşürürdü.
CNT Farkı: Karbon nanotüplerin yoğunluğu çok düşüktür. CNT dispersiyonu ile yapılan bir kaplama, demir bazlı boyalardan %80 daha hafiftir. Bu, İHA'lar için havada fazladan saatlerce kalabilmek demektir.
CNT dispersiyonları aynı zamanda "İletken Mürekkep" olarak da çalışır.
Akıllı Yüzeyler: Uçağın kanadına bu dispersiyonla bir devre yolu çizilebilir. Böylece kablo kullanmadan, kanadın kendisi bir antene veya buz çözücü ısıtıcıya dönüşebilir. Hem stealth hem de fonksiyonel bir yapı elde edilir.
CNT Dispersiyon teknolojisi, savunma sanayinde "lojistik" bir devrimdir. Cephedeki bir askerin, hasar gören bir zırhı veya İHA kanadını, yanında taşıdığı bir sprey kutusuyla tamir edip tekrar "görünmez" hale getirebilmesi, bu teknolojinin sunduğu en büyük stratejik avantajdır. Nanokar gibi yerli firmaların yüksek kalitede, topaklanmayan CNT dispersiyonları üretmesi, Türk savunma sanayisinin "boya" bağımsızlığını ilan etmesi demektir.
