
Modern bir savaş gemisi, sadece çelik bir gövde, güçlü motorlar ve ölümcül silahlardan ibaret değildir. Onu gerçek bir savaşçı yapan, geminin tüm "duyularını" (radarlar, sonarlar, sensörler) ve "pençelerini" (füzeler, toplar, torpidolar) tek bir beyin altında birleştiren, anlık kararlar almasını sağlayan ve diğer platformlarla konuşturan bir "ruha" sahip olmasıdır. İşte Türk Donanması'nın yeni nesil platformları için HAVELSAN tarafından geliştirilen milli ve ağ destekli Savaş Yönetim Sistemi (SYS) ADVENT, tam olarak bu ruhtur.
Peki, selefi GENESIS'in üzerine inşa edilen ve basit bir yazılımdan çok daha fazlası olan ADVENT nedir? Onu dünya çapında rekabetçi kılan özellikleri nelerdir ve Türk Donanması'na nasıl bir çağ atlatmıştır? Gelin, bu dijital beynin derinliklerine inelim.
Bir savaş gemisi, onlarca farklı sistemin aynı anda çalıştığı son derece karmaşık bir yapıdır. Radarlar hava hedeflerini, sonarlar denizaltıları, elektronik destek sistemleri ise düşman sinyallerini tespit eder. Toplar, füzeler ve torpidolar ise ateşlenmeye hazırdır. Savaş Yönetim Sistemi (SYS), geminin komutanına tüm bu farklı kaynaklardan gelen binlerce veriyi, saniyeler içinde anlamlı, bütünleşik ve tek bir taktik resim olarak sunar.
SYS, komutana şu soruların cevabını anlık olarak verir:
Etrafımda ne var? (Dost, düşman, tarafsız)
En büyük tehdit hangisi?
Bu tehdide karşı en uygun silahım nedir?
Ateş edersem sonucunda ne olur?
Kısacası SYS, karar vericinin işini kolaylaştıran, reaksiyon süresini kısaltan ve geminin beka kabiliyetini doğrudan etkileyen en kritik sistemdir. Bu sistemin milli olması ise, kimseye sormadan kendi taktiklerinizi uygulayabilmeniz ve kimsenin bilmediği gizli kodlara sahip olmanız anlamına gelir.
ADVENT'in adı, Ağ Destekli Venerji Takımı'ndan gelir, ancak asıl devrimci felsefesi "Ağ Destekli Yetenek" (Network Centric Warfare) üzerine kurulmuş olmasıdır. Bu ne anlama geliyor?
Selefi GENESIS, daha çok tek bir geminin kendi beyni olarak çalışıyordu. ADVENT ise, sadece içinde bulunduğu gemiyi değil, görev grubundaki diğer tüm platformları (diğer gemiler, denizaltılar, İHA'lar, helikopterler) tek bir organizma gibi çalıştıran bir sinir ağıdır.
ADVENT ile Gelen Devrimci Yenilikler:
Platform Bağımsız Mimari: ADVENT, belirli bir gemi tipine özel olarak yazılmamıştır. Korvetten fırkateyne, amfibi hücum gemisinden denizaltıya ve hatta kara karakollarına kadar ölçeklenebilir ve uyarlanabilir bir yapıdadır. Bu, tüm donanmanın aynı "dili" konuşmasını sağlar.
Kuvvet Odaklı Görev İcrası: ADVENT sayesinde, bir gemi kendi sensörünün görmediği bir hedefi, başka bir geminin veya bir İHA'nın gördüğü veriyle vurabilir. Örneğin, TCG Kınalıada korveti, ufkun ötesindeki bir hedefi, TCG Anadolu'dan kalkan bir Bayraktar TB3'ün lazerle işaretlemesi sayesinde ATMACA füzesiyle imha edebilir. ADVENT, bu karmaşık angajmanı otomatik olarak planlar ve yönetir.
Karar Destek Sistemleri: ADVENT, yapay zeka ve algoritmalardan faydalanarak komutana en doğru hareket tarzlarını (örneğin; en uygun kaçınma manevrası, en etkili silah seçimi) birer tavsiye olarak sunar. Bu, özellikle yoğun baskı altındaki anlarda hata yapma olasılığını azaltır.
Tam Entegrasyon: ROKETSAN'ın ATMACA'sından, ASELSAN'ın GÖKDENİZ'ine kadar tüm milli silah ve sensör sistemleri, ADVENT ile tam bir uyum içinde, "tak-çalıştır" mantığıyla çalışır. Bu, yeni bir sistemin donanmaya entegrasyon sürecini inanılmaz derecede hızlandırır.
ADVENT, ilk olarak MİLGEM projesinin 4. gemisi TCG Kınalıada (F-514)'da kullanılarak denizde kendini kanıtladı. Ardından;
TCG Anadolu (L400) gibi dev bir komuta kontrol gemisinde,
TCG İstanbul (F-515) ve diğer İstif sınıfı fırkateynlerde,
Modernize edilen Barbaros sınıfı fırkateynlerde,
Ve en önemlisi, Reis sınıfı denizaltılarda (ADVENT MÜREN) sualtı platformlarına adapte edilerek kullanılmaktadır.
Ayrıca Pakistan ve Ukrayna gibi ülkelere ihraç edilen MİLGEM platformları sayesinde ADVENT, artık uluslararası bir marka haline gelmiş bir Savaş Yönetim Sistemi'dir.
HAVELSAN ADVENT, Türk Donanması'nı tek tek savaşan platformlar topluluğu olmaktan çıkarıp, birbiriyle konuşan, gören ve düşünen entegre bir güce dönüştüren dijital bir devrimdir. O, Mavi Vatan'ın çelik kalkanlarının arkasındaki akıl, ruh ve sinir ağıdır. Bu milli ve modern "beyin" sayesinde Türk Donanması, 21. yüzyılın ağ merkezli harp ortamına tam anlamıyla hazır olduğunu ve denizlerdeki gücünü sadece platformlarla değil, aynı zamanda üstün teknoloji ve akılla da perçinlediğini tüm dünyaya göstermektedir.